Son dönemlerde Baykar’ı daha çok TB-3 platformuna ilişkin yeni testler ve AKINCI’ya yönelik geliştirmelerle duysak da arka planda KIZILELMA için de çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Suudi Arabistan Savunma Bakanı başkanlığındaki bir heyetin Baykar tesislerini ziyaretinde KIZILELMA ile ilgili de ilginç bir detay vardı.
Heyetler arası görüşmenin sonunda alışılageldiği üzere toplu bir fotoğraf çekimi yapıldı. İşte bu fotoğraf çekilirken arka planda duran KIZIELMA bugüne kadar gördüğümüz KIZILELMA’dan daha farklıydı.
KIZILELMA’DA NELER DEĞİŞTİ?
İlk bakışta dahi net bir şekilde gözlenen bu farklılıklar, aslında KIZILELMA için beklenen bazı gelişmelerin arka planda hızla ilerlediğini göstermesi adına dikkate değer.
Örneğin KIZIELMA’nın yeni prototipinde iniş takımlarının daha büyüdüğü ve arkaya doğru katlandığı detayı önemli. Platform için en büyük beklentilerden biri TCG Anadolu’ya iniş/kalkış meselesi. Belli ki Baykar mühendisleri her ne kadar TB-3’ün rampa testlerine odaklanmış görünse de KIZILELMA için de iyileştirmelere devam ediyor.
Aerodinamik açıdan yapılan değişikliklerin yanı sıra KIZILELMA’nın yüzeyinde de farklılıklar göze çarpıyor. İlk prototipte daha baskın olan dikey stabilizeler yeni dönemde daha sade bir hal almış. Böylece muhtemelen kesit alanı azaltılmak istendi ve haliyle radarda daha az görünür olma hedeflendi.
Ayrıca uçağın arka kısmındaki bazı alt sistemlerin de gövdenin içine alındığı anlaşılıyor.
RADAR İÇİN ÖN TARAFTA DEĞİŞİKLİKLER YAPILMIŞ
KIZILELMA’nın burnundaki değişiklik de çıplak gözle kolayca anlaşılabilecek türden. Burada öne çıkan beklenti AESA radarın KIZILELMA’ya eklenmesi. Hatırlanacağı üzere, milli imkanlarla ASELSAN tarafından geliştirilen AESA Burun Radarı kısa süre önce ÖZGÜR modernizasyonlu F-16 Blok 30 savaş uçağına entegre edilmişti.
AESA radarı KIZILELMA, KAAN, HÜRJET, ANKA III, AKINCI ve F-16 gibi hava platformlarında kullanılacak ve Türkiye için Gök Vatan’da yeni bir dönem başlatacak.
HAVA ALIKLARI DA GENİŞLEDİ
KIZILELMA’nın yeni prototipinde dikkat çeken unsurlardan bir diğeri de uçağın motor kısmındaki hava alıklarının iki yandan da genişlemiş olması. Halihazırda bu platformun Ukrayna’dan gelen bir motorla uçtuğunu biliyoruz. Ancak yeni dönemde yerli ve milli imkanlarla geliştirilen motorun entegrasyonu da muhtemel hedefler arasında. Ve değişikliğin yeni motorla ilgili olma ihtimali hiç de düşük değil.
